Sakız ama bu bildiğimiz sakızmış ya hu

Deli deliyi her yerde bulurmuş. Biz de arabayı Çeşme'de yola atıp içinde eşyalar falan - bildiğin çingene arabası-, yangından mal kaçırır gibi kalkıp Sakız Adası'na gittik. İki kişinin bir plazj çantası ile gidebileceği bir destinasyon kendisi.

Gidiş olay hiç kimse dert tasa yapmasın. Tatildesin! Tabletimizi açtık, bir kaç firmaya baktıktan sonra gidiş dönüş Ertürk'ten biletlerimizi kişi başı 25 € ödeyerek kredi kartı ile aldık. Önemli not, check in yapılması gerekiyor. Bize bunu kimse söylemedi. O minnak yazıları da okumak zorunda değilim. Haliyle biraz koşuşturduk. Ertürk Ofisi falan aramayın ben söylüyorum yeri tam Ulusoy Marina'nın yanı. Yani bizim kafamızı karıştırmasalar biz de daha erken bulur o stresi yaşamzdık. İsteyen arabasını geçirebiliyor minnoş feribotlarda bir kaç araba için yer var ama araba belgeleri senin ehliyet falan var mı bi bak. Biz 7'şer aylık sabırsız şeftali çilek olduğumuz için feribota ilk ayak basan insanlar olduk. Feribotun soluna oturduk (gidiş yönüne göre) çünkü Sakız - Chios (Hios diye okunuyor) Limanı'na yaklaşınca en güzel manzara bu açıdan görünüyor. (Ne kadar iyi bir insanım ben bu nasıl güzel bir ipucudur)

Yassas Çeşme :) bir gün Anavatana gidiyorum :) 

Biz akşam feribotu ile gittik bu yüzden otel ayarladık, ama sabah gitsem hiç dert etmem orda bakınırdım. Çok da ucuza kalabilrdim Booking'de bile 20 -30 €'ya çok minnoş yerler vardı gel gör ki biz son dakikacılar bir de geç varacağız ya baktık en makul Chios'ta iki kişi 73€'ya 4 yıldızlı Chios Chandris Oteli var tuttuk bir deniz manzaralı oda sabah şu görüntüye uyandık insan değiliz yemin ediyorum! Makul dediğim zaten oranın en pahalı oteliydi. Biz Chios'ta kalmayı tercih ettik ama harika başka spotlar da var tabi adada.

Kalimera canım :) 

Kalimera agapi mou

Otele girerken bize hediye paketleri verdiklerini söylemiş miydim? İçinden ouzo, çeşili sakızlar krakerler şekerler çıktı :) çok sevdik <3 

Ha tabi bu arada otelin manzarasından bahsederken şu da gece manzarası bir düşman çatlatmak farz olmuş :) Patla pis düşman biliyorum kim olduğunu nıhhaha hepsi beniiiimmmm sen açıkta kaldın derdine yannnn!

Akşam yemeğini tek geçerim, pavurya salatası, kalamar, karides (tavadaaaaa) ve kızarmış ahtapot (bak bu kötüydü ama hesaptan sildiler yiyemedik diyince biz) ve 1 litre demi-sweet kırmızı şarap son olarak da ikram ettikleri sakız likörüne toplamda 30 € ödeyerek masadan çakırkeyi kalktık. Otelimize sallanarak ve mutlu ve çocuk gibi bebek papağanlar gibi konuşa konuşa gittik :) 

Restoranın adı Tsikoudo, işletmeci Kostas acayip şeker. Yemekler biraz pahalı bence Yunan Adası'na göre ama Alaçatı Çeşme semalarında bu masaya 300 liradan aşağı hesa gelmezdi o konuda netim. Neden Alaçatı benim için bitmiştir yazısı konularından biri işte bu da. Ama can sıkmayacağım güzel şeylerden konuşalım Sakız Adası mesela :) 

Sabah o yukarıda gördüğün harika manzaraya sıfır akşamdan kalma bir şekilde uyandık ve otele kahvaltımız olup olmadığıı sorduk. Acele rezervasyon yapınca böyle şeylere dikkat etmiyor insan hem ben tatildeyim açıp booking falan kontrol etmek istemiyorum. Bannnnnaa neeee :) Resepsiyon (ben buna kısaca Recep derim çocukluğumdan beri) Recep bize dedi ki kişi başı 10€'ya kahvaltı yapabilirsiniz. Yer miyim bunu ben bi tarafım Marika benim! Yememmmmm. Kalktık krep resimlerinin en muhteşem olduğu pastaneye oturduk biz de Marina'ya karşı misler gibi. İki frappe, bir tatlı Rum böreği, bize ikram edilen kurabiyeler bir nutellalı krep hep beraber 12€ tuttu. Severim canım böyle şeyleri ben. Hem garson kadın o kadar tatlıydı kiiii bana bir sürü tahinli susamlı çikolatalı tatlı da ikram etti :) Anladın mı neden sevdim :) Pastanenin adı Candio Al Porto :) Yiyin yiyebildiğiniz kadar her şey çok leziz arsız olduğum için tezgahın yarısını kendime ikram ettirdim ben denedim bir sürü şeyi :) 

Akşama Çeşme'ye döneceğiz ne yazık ki sadece bir günümüz var. Ertesi gün Urla'ya uğramak durumundayız kalamıyoruz o yüzden gezelim görelim için zaman kısıtlı. İki spot seçtim kendime Aktif Şeftali bana güveniyor. Pirgi ve Mavra Volia. Ama biz bu adaya geri geleceğiz çok sevdik <3 

Nasıl ulaşım sağlayacağız? Arabaya 50 € istediler ayol deli mi ne! Batıyorsun ATM'lerden para çekmeye çalışıyoruz 40 € vermedi makina bana kalmamış para! Hala araba kirası 50 € ha ama sonra gördük eğer Atlas Travel Çeşme ofisinden tutarsan 18€! Bir dahaki sefere o zaman. Ama biz de 20 €'ya motor kiraladık çok da eğlendik. İki yaban arısı mantar gibi kasklı kafalarımızla adayı gezdik. ben tabi hayatımda ilk defa öyle bir motora biniyorum biraz gerildim ama Aktif Şeftali muhteşem motor kullanıyor :) Motorun benzin maliyetinden bahsediyorum gün sonu dolu depo vermek gerekiyordu; yarımdan biraz fazla harcadık ve 2 €'ya fulledik!!!! Şaka gibi! 

Pirgi çook özel bir yer. Korsan saldırılarına karşı minniicik minicik labirentimsi sokaklar bir Malta havası var Mdina'ya benziyor. Tabi şehir kuruluş amaçları aynı. Korsanlar bizi yemesin biz onları yiyelim! Kapıların kenarlarında domatesler asılı. meğerse asarlarmış o domatesler ne tam taze kalır ne tam kururmuş. Ben en çok binaların üzerindeki seramikleri sevdim. Kilisesi de tam bir Ortodoks Kilisesi şaaşaaalı böyle pırıl pırıl ben çok severim. Mum dikemedik bu sefer tadilat vardı kilisede.

Pirgi hikayeleri yolu ve sairesi var internette zaten orası Yunanistan her yer WiFi! Merak etme bağlantısız kalmazsın :) 

Pirgi'den çok kısa mesafede Mavra Volia'ya doğru yola çıktık. Mavra Volia - Siyah Taşlar (çakıl taşları) volkanik siyah taşlardan oluşmuş muhteşem bir plaj. Hayatımın en mutlu anlarındandı orada bulunduğum zaman dilimi. Yani nasıl desem cennet falan öyle bir yer bence. Bu arada bir büfe var ve orada da WiFi var. Bak gene güzel yani. O sıcacık taşların üzerine bir yatıyorsun hot stones massage yaptırmış gibi oluyorsun. Deniz desen ayrı harika yani böyle süper böyle muhteşem şahane. Aktif Şeftali bana dedi ki o kadar mutluydun ki etrafında sanki kelebekler uçuşuyordu. Beni denizen sökmek zorunda kaldı. Su ne soğuk ne sıcak ılık serin diyelim :) Çivit mavisi. Tabi ki bir ara denizin üzerine uzanıp meditasyon yaptım. Kendimden geçtim. Şezlong şemsiye yok. Bu tür şeylere hassassan yanında taşıman gerekiyor. Haberin ola. Gölgelikler ağaç altları ve uçurum dipleri. Haberin olsun. İki plaj var bir arabayı motoru park ettiğin yer ikincisi için biraz merdiven çıkıp iniyorsun. İkinci daha kuytu :) 

Burası da cennet değilse ben bir şey bilmiyorum arkadaşım!

Sonra geri dönüş yolculuğumuz başladı. Ben üzgün ben gene vatandan ayrılıyorum ben yaralıyaaaaaammm. Abartmiim gidicem yakında inşallah gene. 

Son Chios'ta alışveriş yaptık sakızdı, shot bardağıyıdı daha çok magnetti. Bir hayal kırklığım oldu el yapımı deri gladyatör sandaleti ve tasarım takı alışverişi yapmak istedim ikisini de bulamadım. Yani bu konularda çok da hevesli olmayın. 

Yunan'ın canı sıkkın biraz Mayıs'ta Girit  - Atina seyahatimde daha mutluydular moraller daha iyiydi umut vardı yüzlerinde, bu sefer fena. O iyi insanlar bunu hak etmediler hakikaten üzülüyorum. Kredi kartına çok güvenmeyin. Her yerde geçmiyor. Nakit olsun yanınızda biraz. ATM'ye de güvenmeyin hepsinde para olmayabiliyor bir kısmı da kart yutuyormuş. 

ben gzeip gzeip yazarım gene sen de bi zahmet evde çürütme kendini. Yazık yani gez dolaş dünya çok güzel bir yer :)